Cumhurbaşkanı Erdoğan ile 15 Temmuz gecesi yapmış olduğu görüşmeyi anlatırken sesi titreyen Hande Fırat’ın gözleri doldu.
ensonhaber.com
15 Temmuz gecesi Fetullahçı teröristler kanlı bir darbe girişimine kalkışmış; millet, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan gelecek açıklamayı bekliyordu.
Gazeteci Hande Fırat, CNN Türk canlı yayınında Cumhurbaşkanı Erdoğan ile FaceTime ile görüşme yapmış oldu.
Bu görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan, milleti meydanlara çağrı etti ve gecenin seyri değişti.
Aradan tam 7 yıl geçti.
CNN Türk canlı yayınında gazeteci Hande Fırat, 15 Temmuz gecesi Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapmış olduğu FaceTime görüşmesini söyledi.
O geceyi sesi titreyerek söyledi
O gece yaşadıklarını anlatırken duygularına hakim olamayan Fırat, ihanet gecesini titreyen sesiyle söyledi, gözleri doldu.
Hande Fırat şu ifadeleri kullandı:
Haberi aldığımda benim kızım 11 yaşındaydı, evdeydik. Ne işe yaradığını anlamaya çalışıyorduk. Bir gazetecinin arayabileceğini her insana arayarak data almaya çalışıyorduk. FETÖ’cüler tarafınca meydana getirilen bir darbe girişimi bulunduğunu öğrendik.
Hasan Doğan’ı aradım, iyi olduklarını söylediler. Izahat yapacaklar dendi, kimsenin haberi yok kimse izahat girmiyor. Kızım “Anne ne oluyor diye ağlamaya başladı, darbe ne demek, ölecek miyiz?” dedi. Bir şey olmayacak dedim ve ofise geçtim.
“Ben hayatımda bu şekilde bir sarsıntı görmedim”
Genelkurmay’ın önünde izli mermiler atıldı insanlara. MİT’e ateş açıldı. Hususi kuvvetler bombalandı. Orası bombalandığında ben hayatımda bu şekilde bir sarsıntı görmedim. Tüm ekibi aşağı indirdim. Orada ne kadar kalacağımızı bilmediğimiz için su alın yanınıza dediğimi hatırlıyorum.
“Sayın Cumhurbaşkanı konuştuktan sonrasında Binali Yıldırım bizi arayarak uyardı”
Gösterim bittikten sonrasında sarsıntılar bitmedi, daha da arttı. Sayın Cumhurbaşkanı konuştuktan sonrasında bizlerin sessiz telefonları zangır zangır çalıyor. Bağlanmak isteyen siyasetçiler arıyor, Cumhurbaşkanı’ndan sonrasında. 00.24’tür Sayın Cumhurbaşkanı’nın yayını. Sayın Binali Yıldırım aradı: “Aman dikkat et hedef haline geldiniz” dedi. Derhal sonrasında inanılmaz bir tayyare sesi. İstanbul’daki görüntüler gelmeye başladı.
Meclis bombalandı. Sonrasında biz aşağı indik. Doğal olarak birçok arkadaşımız ailelerinin yanına gitmek istedik yolladık. Garaja indik. Geceyi bu şekilde geçirdik, yukarı çıkıp gösterim yapmış olup yeniden aşağı indik gece bu şekilde geçti. Kızım aradı beni ‘Anne seni öldürecekler ne yapıyorsun sen?’ dedi.
“Havada bir barut kokusu var”
O an anlamıyorsunuz doğal olarak. Yaşanmış olan yaşanıyor. Bizim ofisin balkonu Cumhurbaşkanlığını görüyor. Onu görünce ne işe yaradığını ne yaşadığınızı anlıyorsunuz. Havada bir barut kokusu var.
“Ben bu topraklarda doğdum, bu topraklarda öleceğim”
Annem beni saatler sonrasında ağlayarak aradı ne güzel bir evlat yetişirmişim diye. O gün bir sürü evlat yitirildi. Benim annem bu mevzuda 2 kere tedavi görmüş oldu, kızım hala uçaktan korkuyor. Bu oldukça büyük bir hainlik. İnsanlar öldü. Gencecik insanoğlu oldu, engelli oldu. Ben bu topraklarda doğdum, bu topraklarda öleceğim. Vatanımı milletimi oldukça seviyorum.
